7 Nisan 2011 Perşembe

Mesafe

Suya atılan bir taşın çıkardığı halkalar gibi büyüdükçe dağılıyor düşüncelerim ve tekrarında toplanışının tiktakları kalıyor yelkovanı bir türlü yakalayamayan akrebin.
Bir ben kalıyorum karanlığında gecenin bir de ay.Sonra o gittiğinde nereden geldiği bilinmeyen karanlıklar kalıyor bana.Ben yeniden dalıyorum ışığını nereden aldığı bilinmeyen düşüncelerime ve düşünmekten düşünecek yerlerim ağrıyor..
Ressamın ıssız bir ormanın sonbaharda dökülen kuru yaprakların rüzgarla dans ederkenki çıkardığı hışırtıları boş bir tuvale resmetmesi gibi tüm gürültüler sessizlikte..Aynı sessizlikte aynı gökyüzüne bakıp aynı yıldızları seyrediyor belki aynı anda nefes alıyoruz.Önümden öylece geçip gidiyorsun yine de..Gözlerdeki yakınlık kadar yakınlaşmak neyin nesi? Göze alamadığım mesafeler kadar uzaklaşıyorsun..

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder